Kanunun gerekçesinde, ülkemizdeki genç nüfus popülasyonunun
her geçen gün düştüğüne dikkat çeken Avşar, kadın memurlar için aylıksız izinlerin
yetersiz ve hak kayıplarına yol açtığını, kadınların oluşan
sosyo-ekonomik sebeplerden dolayı çalışmak
zorunda kaldıklarını, kadın memurların çocuk yapmaktan sakındıklarını ve iş veya çocuk arasında tercih yapmak zorunda bırakıldıklarını
ifade etti.
Avşar, dolayısıyla
nüfus popülasyonu arttırmak için kadın memurlara doğum öncesi ve doğum
sonrasında kolaylık sağlanması gerektiğini, bu düzenleme ile aylıksız izin
sürecinde kademe ilerlemesinin ve derece yükselmesinin durdurulmaması ve oluşan
hak kayıplarının önüne geçilmesini amaçladıklarını belirtti.
‘Ülkemizde genç nüfus popülasyonu her geçen gün düşmektedir.’
Ülkemiz, toplam nüfusunun yüzde 13,1’i
ile 15 milyon genç nüfusa sahip olduğunu ve bu sayıyla Avrupa’nın en genç
nüfusuna sahip ülke olduğumuzu belirten Avşar “Ancak ülkemizde genç nüfus
popülasyonu her geçen gün düşmektedir. Bu gençliği korumak ve nüfus
popülasyonunu attırmak geleceğimiz için önem arz etmektedir.”
‘Kadın memurlarına doğum öncesi ve doğum sonrasında kolaylık
sağlanmalıdır.’
Avşar, ülkemizde 5 milyon 200 bin
civarında kamu personeli (kadrolu, sözleşmeli, sürekli/geçici işçi, diğerleri)
çalıştığını ve bu sayının yüzde 32,5’u kadınlardan oluştuğunu, bu sayının
yaklaşık 1 milyon 100 binini ise kadın memurlarından oluştuğunu ve kadın
memurlarını çocuk sahibi olmaya teşvik etmek bakımından gerek doğum öncesi ve
gerekse doğum sonrasında kolaylık sağlanması gerektiğini belirtti.
‘Kadın memurlar için mevcut izinler ve haklar yetersizdir.’
İlgili yasal düzenlemelere değinen
Avşar, “Devlet memurları kanunu 104 üncü maddesi ‘Kadın memura doğumdan önce
sekiz, doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam on altı hafta süreyle
analık izni verilir. Çoğul gebelik durumunda, doğum öncesi sekiz haftalık
analık izni süresine iki hafta eklenir.’, şeklinde kolaylık sağlanmıştır. Bu
süre bitiminde ekonomik ve sosyal sebepler dolayısıyla çalışma hayatına devam
etmek durumunda kalan kadın memurlar için bu izinde yetersiz kalmaktadır.”
Avşar, ilgili kanunun 108 inci
maddesinin (a) ve (b) bentlerinde aylıksız izin kullanımı ile ilgili hükümlere
şu şekilde yer verildiğini ifade etti: “A) Memura, 105 inci maddenin son fıkrası
uyarınca verilen iznin bitiminden itibaren, sağlık kurulu raporuyla
belgelendirilmesi şartıyla, istekleri üzerine on sekiz aya kadar aylıksız izin
verilebilir. B) Doğum yapan memura, 104’üncü madde uyarınca verilen doğum
sonrası analık izni süresinin veya aynı maddenin (F) fıkrası uyarınca verilen
izin süresinin bitiminden eşi doğum yapan memura ise, doğum tarihinden
itibaren istekleri üzerine yirmi dört aya kadar aylıksız izin verilir.”
“Sosyo-ekonomik sebeplerden dolayı kadın memurlarımız çocuk
yapmaktan sakınıyorlar.”
Avşar, ancak bu mazeret süreçlerinde
izin kullanan kadın memurlarının diğer özlük hakları ile birlikte kademe
ilerlemesi ve derece yükselmesi gibi hakları da askıya alındığını, ortalama 3
çocuk planlanması durumunda bir kadın memurun yaklaşık 4,5 yıl sosyal ve
ekonomik hayatı etkileyen kesintiye maruz kalması demek olduğunu ifade etti.
Avşar, “Bu sebeplerden ve günümüz
ekonomik sorunlar ve sosyal hayat şartları göz önüne alındığında kadın
memurların çocuk yapmaktan sakındıkları görülmektedir. Bu bakımdan kadın
memurlarımızın doğum sebebiyle çıktıkları aylıksız izin sürecinde diğer özlük
hakları ile birlikte kademe ilerlemesi ve derece yükselmesinin durdurulmaması
önem arz etmektedir” diye konuştu.
‘Bu düzenleme ile aylıksız izin sürecinde kademe
ilerlemesinin ve derece yükselmesinin durdurulmaması ve oluşan hak kayıplarının
önüne geçilmesi amaçlanmaktadır’
Avşar, teklif ettikleri kanun
değişikliğini şöyle açıkladı:
“Bu bağlamda, 657 sayılı Devlet
Memurları Kanunun 64 üncü maddesinde tanınan kademe ve kademe ilerlemesi ile 68
inci maddesinde düzenlenen derece yükselmesinin usul ve şartlarının söz konusu
Kanununun 108 inci maddesine “(H) Bu madde kapsamında kadın memurun doğuma
bağlı olarak kullandığı aylıksız izinleri 64 üncü ve 68 inci maddelerde yer
alan sürelerin hesaplanmasında dikkate alınır.” fıkrası eklenerek kadın
memurlarımızın aylıksız izin sürecinde kademe ilerlemesinin ve derece
yükselmesinin durdurulmaması ve oluşan hak kayıplarının önüne geçilmesi
amaçlanmaktadır.”
KAYNAK : HABER MERKEZİ
